30 Ekim 2008 Perşembe
ZİYARET
- Benim de valla hanım; hiç sorma!
- Her gün aynı, her gün aynı…
- Eeee n’aaparsın; şartlarımız böyle. Gelene gidene bakıp günü geçiriyoruz işte . Bunu kabul etmemiz gerekiyor.
- Kabul ediyorum etmesine de…
- Yahu asma şu suratını yine. Bak; ne kadar güzel bir sabah!
- Evet… Çok güzel bir sabah.
29 Ekim 2008 Çarşamba
KUTLU OLSUN!
26 Ekim 2008 Pazar
AMA ONLAR ANLADILAR İŞTE!
Öyle ya, öyküler yazıyordum hayata dair; hayat demek ne demek? Yaaaa tabiii... Evet bak sizler de buldunuz hemen cevabı... Biraz düşününce o öykülerin altından neler neler çıkar aslında? Ne kadar öykülerime "masum" süsü vermeye çalışsam da nafile bir çabaymış; şimdi daha iyi görebiliyorum. Anladılar işte!
22 Ekim 2008 Çarşamba
HESAP
Hep haklıyızdır. Kendimizi çok önemseriz. Sorgulamayız kendimizi ya da yaşamı… Hiç düşünmeyiz; çünkü düşünmek sıkıntıya sokar bizleri. Yaşamda sadece biz ve bizim isteklerimiz vardır; gerisi umurumuzda değildir.
20 Ekim 2008 Pazartesi
BAŞUCUMA KOYDUM -SON
8. Gün
Yoğun bir iş gününü izleyen saatlerde sakin bir akşam yemeği daha cazip geldi ; o yüzden de bugüne dair festivalle ilgili anlatacak bir konu yok ne yazık ki...
9. Gün
29 Ekim'de vizyona girecek olan "Mustafa " filminin ilk gösterimini izlemek üzere her zamanki mekanımızdayız. Gündüz saatleri olmasına karşın koltuklar tamamen dolu olduğu gibi merdivenlerde bile oturarak filmi izlemek isteyen sinema severleri görmek mümkün.
19 Ekim 2008 Pazar
PORTAKALI SOYDUM -4
Yoğun bir iş gününün ardından, akşamüstü giderek artan boynumdaki ağrı ilerleyen saatlerde kazık yutmuş bir hale dönüşmeme sebep oldu. Başımı sağa ya da sola çeviremiyorum. Festival partnerlerimden Bülent bronşit oldu; Şule gündüz filmleri takip edip bana hava atıyor ama akşam ufaklık olduğu için uygun değil.
5. Gün
Şartlar gene aynı ne yazık ki...
17 Ekim 2008 Cuma
PORTAKALI SOYDUM -3
Pazar gününün rehavetini üzerimden ancak atabildiğim akşamüstü saatleri... Annem ve ablamla her Pazar düzenlediğimiz "Geleneksel Okey Günleri" nin bir bölümünü daha başarıyla sonuçlandırdıktan sonra Antalya Kültür Merkezi'nin yolunu tuttum. Şule ve bir arkadaşına bırakamadığı için yanında getirmek zorunda kaldığı kızı Irmak ile kapının önünde buluştuk. Irmak için izlemesi oldukça zor bir film olduğu için biraz da tereddütdeydik aslında. Çünkü "Belgesel Film Yarışması" dalında bir filmdi izleyeceğimiz: "Nazım'ın Küba Ziyareti"...
16 Ekim 2008 Perşembe
PORTAKALI SOYDUM -2
2. gün
Öğle saatlerinde Şule telefon açtı. Akşam, 4. Uluslararası Avrasya Film Festivali'nin açılış töreni ve sonrasında Ferzan Özpetek'in "Mükemmel Bir Gün" filmine iki kişilik davetiyesi varmış. Acaba onunla gelmek ister miymişim? Hemen bu cazip teklifi kabul ettim elbette. Fakat bir sorunum vardı. Koyu renk giyinme zorunluluğu! Neyse bir şekilde hepsi halledildi. Siyah elbise, siyah ayakkabılar ve siyah çantalarımızla cenaze töreninden çıkıp da bir anda kokteyle gitmeye karar vermiş şık bir ikili gibi görünüyorduk.
13 Ekim 2008 Pazartesi
PORTAKALI SOYDUM-1
9 Ekim 2008 Perşembe
ÖLECEK MİYİM SAHİ?
8 Ekim 2008 Çarşamba
DENİZ'E KAVUŞMAK
Gece ağır ağır ilerleyip, yerini yenice ağaran güne bırakıyor. Göz kapaklarımın bana daha önce hiç bu kadar ağır geldiğini hatırlamıyorum. Yorgunum ama mutluyum. Heyecanlı bir maratonun bitiş noktasını geçtik bugün hep birlikte. Bir kanepeye eğreti bir şekilde uzanmış, öylece sana bakıyorum. Çünkü sen , yüzünde dünyaya yeni gelen her insana özgü o masum ifadenle uyuyorsun. Annen, ne kadar ağrısı sızısı da olsa heyecandan bütün gece gözünü kırpmamış ve sabahın serin koynunda dinlenmekte şimdi. Odadaki huzuru sanki elimi uzatsam dokunuverecekmişim gibi hissediyorum bütün benliğimle…