20 Haziran 2010 Pazar

MEZUNİYET MEYDAN MUHAREBESİ

kopyasi-p1080396Bir şeyi çok istememek gerekiyor herhalde… Tam dört yıldır , büyük ablamın oğlu – benim de yarım oğlum- Barış’ın mezuniyet törenine mutlaka katılmak istediğimi söyler dururdum. Esat Abi'nin beklenmedik ölümü sonrası, onu toprağa verdikten birkaç saat sonra , yorgunluktan ölmek üzere hissederken ve  Barış’ın  “Teyzeciğim sen çok üzgün ve yorgunsun. Sakın gelme!” demesine karşın, kendimi Karaman’a giden otobüsün içinde buluverdim. Hem ona vermiş olduğum söz, hem de bir an önce içinde bulunduğum kasvetli ortamdan kendimi çekip çıkartma isteğiydi beni buna iten…


 


Sabaha kadar süren yolculuk, üzerime  yorgun ve uykusuz bir ifade olarak sinmişti mutlaka. Ama  otobüsten indiğimde Barış’ın gülümseyen güzel gözleri ve sıcacık  sarılması bana bütün her şeyi unutturdu bir anda… İyi ki gelmiştim! Ablam ve eniştem bir gün önce Karaman’da oldukları için, ablam olaya el koymuş ve öğrenci evine anne eli değdiği belli olmuştu. Deliksiz bir uyku çektikten sonra  biraz Karaman’ı tanıma zamanı gelmişti. Küçük grubumuza , Barış’ın ev arkadaşı Süleyman’ın da katılmasıyla artık ekibi tamamlamıştık  Hem kültürünü, hem de mutfağını keşfetmek için çok fazla zamanımız olmadığından oldukça hızlı davranmamız gerekiyordu…


 

11 Haziran 2010 Cuma

BİR "ELVEDA" DAHA...

p1070945Zamanın artık yeni bir günü gösterdiği saatlerde ilk defa , sen olmadan, her zaman birlikte oturduğumuz masada, hep oturduğum yerde- ki orası hep senin yanı başındı-  seni anıp, senden konuştuktan sonra… Her zaman oturduğun,  şimdi kimsenin  oturamadığı sandalyenin arkalığını usul usul okşarken… Gün batımını yaşlı gözlerle izleyip, bir daha bu manzarayı  göremeyeceğini bilirken…Her şey çok garipti… Sen yoktun ve biz yine aynı  yerde, aynı yerlerimizde oturuyorduk. Bir tek sen yoktun... 


 


Yaşım ilerledikçe , giderek daha fazla sevdiğimi toprağa veriyorum. Yaprak dökümü olarak tanımladığım bu kayıplar dizisi, giderek hızlanıyor. Ve artık bu duyguyla nasıl olup da başa çıkacağımı hiç bilemiyorum. … Ailesinin acısını düşündüğüm zaman metin durmaya  çalışsam da… Olmuyor… Yapamıyorum. İçimden geçen tek duygu- ki çok bencilce olduğunu da çok iyi biliyorum- daha fazla kayıp acısı yaşamadan sıradakinin ben olduğunu umut etmek…