9 Eylül 2008 Salı

EYVAHHH ANNEM TAŞINIYOR!!! - 1

turtlAnneme kiralık bir ev bulmanın telaşı içerisindeydik. İnternet ve gazetelerdeki bir çok ilanı taramış, sayısız emlakçıyla telefon görüşmesi yapmıştım. Yine onlardan birisiyle , 10 dakika sonra ofisinin önünde buluşmak üzere sözleştik. Buluşma yerine yakın olduğumuz için ilk ulaşan da biz olduk haliyle. Yüksek bir apartmanın zemin katında bulunan ofisin önünde arabanın içinde beklemeye başladık. Annem ve ablam, Antalya'nın sıcağında ev ev gezmekten perişan olmuş durumdaydılar.
Az sonra hemen arkamıza bir araba parketti. İçinde iki kişi vardı; biri emlakçımız diğeriyse ikinci telefon görüşmesinde konuşmuş olduğum oğlu olsa gerekti. Başımı çevirip, inen adama baktım. Adam da o sırada bana bakmakla meşguldü. Bir an için kendime bir yanılma payı bırakmayı uygun buldum. Çünkü parkettiğim yer aslında biraz da apartman otoparkına giriş gibiydi. Başımı aralık camdan dışarı çıkartıp adama seslendim:

- Otoparka mı gireceksiniz?

- Hayır...
Hahhh tamam!Otoparka girmeyecekse bu adam bizim emlakçıdan başkası olamazdı. Ehh adam inmiş şimdi ben oturup durayım mı, hemen arabadan inerek adama seslendim:

- Ramazan Bey?

- Evet???

- Merhaba!

- Size de merhaba???
Sonra adam yüzünde tuhaf bir ifadeyle arkasını döndü ve yürümeye başladı. Telaşla peşinden seslendim:

- Biz de gelelim mi?

Adam yüzünde beliren "Tövbe estağfurullahhh!" ifadesiyle sordu:
- Nereye geleceksiniz?

- Eeee eve bakmaya?

- Ne evi?

- Siz emlakçı değil misiniz?
- Yoooo...
-???????

Sonra mı? Adam gülerek arkasını döndü ve oradan öylece uzaklaştı. Arabanın içinde olan biteni izleyen diğer adam da güldüğünü görmeyelim diye ağzını bir eliyle sıkı sıkı kapatmıştı. Ama gözlerinden süzülen yaşların ağlamakla bir ilişkisi olmadığına eminim elbette... Bizse sinir krizi geçirircesine gülerek uzun süre orada kalakaldık... Tabii ki kıpkırmızı bir alev topuna dönmüş yüzümü anlatmayı kesinlikle istemiyorum. Hele de annemin gülmekten nefes almaya ilk fırsatı olduğunda "Adamın peşine takılıp gidecek misin? Bir de gel deseydi hahahahaha!!!" ile başlayan dalga geçme cümlelerine ise hiç değinmeden süratle geçeceğim.

O gece yatmadan önce, ertesi gün yapılacak ilk iş olarak toplumda adı Ramazan olan adamların, genel populasyona oranını araştırmaya karar verdim. Ortalık Ramazan'dan geçilmiyorsa ben ne yapayım ki? Ben yandım en azından başkaları yanmasın! Kendimi bilime armağan ediyorum!!!

4 yorum:

  1. ah ah bunları yanımdayken anlatmıyorsun böyle ekran başında kendi kendime gülüyorum çıkmıyo tadı :)) anlattım mı bilmiyorum benide cep telden biri aramıştı. özlem naber diye bende ben çıkaramadım herhalde diye konuşuyorum derken sonradan ortaya çıktı ki özlem kısmı tamam ama soyisimler farklı :))

    YanıtlaSil
  2. Yeşim Özdemir11 Eylül 2008 04:45

    Eeee n'apayım yavlucuum bende vukuat çok. Birini anlatamadan bir diğerini yaşıyorum; aklıma geldikçe de anlatıyorum:))) Beni zilemeye devam et;)

    YanıtlaSil
  3. Oluyor böyle karışıklık, zaman kaybetmeden 2. yazıyı okumaya başaliim en iyisi Yeşom.:))

    YanıtlaSil
  4. Yeşim Özdemir13 Eylül 2008 14:43

    Yav karışıklık olur olmasına da...Yani iş mi şimdi arkama bir adam parketsin ve emlakçıyla aynı adı taşısın? Hep beni bulur zaten:)))

    YanıtlaSil