14 Haziran 2009 Pazar

3. GÜN

p1070536Şimdi sırası mıydı hasta olmanın? Öğleye kadar kendimi toparlamaya çalıştıktan sonra , piknik malzemelerimizi de yanımıza alarak köye doğru yola çıktık. Giderek bulutların rengi koyulaştı ve yağmur yağmaya başladı. Köy yoluna döndüğümüzde otomobilin içine dolan o mis gibi ıslak toprak ve çam ağaçlarının kokusunu , tamamen tıkanmış burun deliklerimden dolayı hissedemiyordum.

Henüz çatının montajı başlamadığından, yağmurun evin içine sızmaması için büyük mavi brandalarla kapatılmıştı evimiz. Montajı yapan işçiler, verandanın altına sığınmış, giderek şiddetini artıran yağmurdan korunmaya çalışıyorlardı.  Bu zorunlu molayı fırsat bilerek çay, kahve, pasta, börek  servisine başladık.  Bir yandan  sohbet ederken bir yandan da neler yaptıklarını anlatıyorlardı.  Evin parçalarını birbirine kaynatmaya başlamışlar. Aralarına izolasyon malzemesi sıkılmış. Elbette yağmur bu işlerin oldukça aksamasına sebep oluyordu.

Yağmurun artık durmamaya karar verdiğini farkettiğimiz zaman, işçi arkadaşlarla vedalaşma vaktimiz gelmişti. Onları teşekkürlerle uğurladıktan sonra verandada oturduk. Derin bir sessizliğin içinde verandanın çatısına düşen yağmurun tıkırtılarını dinledik huzur içerisinde.  Bahçede, verandada nasıl düzenlemeler yapabileceğimizi paylaştık heyecanla.  " Şehre dönmeyi hiç canım istemiyor" dedi Demet Ablam. "Bizim de" dedik...  Verandada üç kişi  doğa ve huzurun mükemmel uyumunun keyfini çıkartıyor ve bu mutluluğun daim olmasını diliyorduk tüm kalbimizle...

 

Fotoğraf: Ablam ve Bülent veranda keyfindeler...

8 yorum:

  1. Oralar öyle Yeşim'ciğim, doğa ile bütünleşince şehre dönmek istemiyor insan:)

    YanıtlaSil
  2. bende diliyorum canım
    herşey gönlünüzce olur umarım bundan sonra ve her zaman...

    YanıtlaSil
  3. Çok sağol Özlemciğim... Yağmurun altında verandada hep bunu diledim. Yalnız Pazar günü çok feci yağmur yağmış. Evi su basmasa bari:))) Öptüm seni...

    YanıtlaSil
  4. Hani suyumuz olsa, tuvalet falan sorun olmasa kesin kalırdık o gece... Neyse ki az kaldı:) Çok sağol Özlemciğim..

    YanıtlaSil
  5. Ooo Yeşim Hanım... Ev bitmeden keyfiniz başlamış ne güzel:)))

    YanıtlaSil
  6. Evet Selma Hanım... Evimiz bitmeden keyfimiz başladı. Hayat çok kısa. Boşa zaman geçirme lüksümüz yok ki... Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  7. YEŞO;
    Ev bitse ben çaylı kek yapıp gelsem;
    sen yesen..........

    Ne dersin?

    YanıtlaSil
  8. "Harika olur" derim... Daha ne diyeyim:)))

    YanıtlaSil