31 Aralık 2008 Çarşamba

HAYAL

new_year_was_tomorrow_by_eugenesHava soğuktu… Hem de çok soğuk.  Kulakları sızlıyordu. Başındaki   kenarları  sökük gri el örgüsü beresini düzeltti. Ana caddenin hemen arkasındaki bu yalnız sokakta , terkedilmiş bir iş hanının sundurmasının altında ayakta duruyordu.  İçinde, topladığı gazeteleri yaktığı yağ tenekesinin başına çömeldi. Parmak uçları morarmış kaba ellerini aleve doğru uzattı. Sonra ellerini ağzına götürüp hohlayarak birbirine sürttü.

Zenginlerin oturduğu semtlerden birisinin çöp kutusunda oldukça yeni durumda bulduğu  ayakkabılarına baktı. Nasıl olup da bu kadar yeni bir ayakkabının atılmış olduğuna şaşırmıştı ama sevinmişti de… Ne yazık ki artık sağ tekinin tabanı su almaya başlamıştı ve acilen yeni bir ayakkabı bulması gerekiyordu.

Midesinden gelen gurultu ona aç olduğunu anımsattı. En son ne zaman bir şeyler yemişti sahi? Haaa evet! Dün akşamüstü bir lokanta sahibi, kapının önünde gezinip müşteriyi rahatsız etmesin diye ona ekmek arası köfte vermişti.  Şimdi akşam olmaya yüz tuttuğuna göre yirmi dört saati geçmişti. “Şöyle sıcak mis gibi bir tarhana olsa!” diye düşündü. Yüzünü buruşturunca gözlerinin çevresinde çizgiler oluştu. Daha bu yaşta bir gencin yüzünde kırışıklık olur muydu hiç? Onun vardı…

Kırık camlarına gazete kağıtları yapıştırılmış giriş katındaki dükkanlardan birisine girdi. Geceyi üzerinde geçirdiği mukavva kolinin üzerini eski bir örtüyle örttü. Ne de olsa dönüp dolaşıp geleceği yer orasıydı. Uçları yıpranmış eldivenlerini giydi. Ellerini cebine soktu ve hızlı adımlarla köşeyi dönüp ana caddedeki insan seline karıştı.

Yeni yılı karşılamak için renkli ışıklarla süslenmiş sokak, akşamın karanlığına yaklaştıkça daha da büyüleyici bir hal almıştı. İnsanlar telaş içerisinde hızlı hızlı yürüyorlardı.  Kimisi mağazalardan  son dakikada sevdiklerine yeni yıl hediyesi alma çabasındaydı; kimisi de en şık elbiselerini giymiş  yeni yılı karşılayacakları  mekanların yolunu tutmuştu bile…

Gittikçe ayaza dönen hava iyice üşütmeye başlamıştı. Acilen bir şeyler yemesi gerekiyordu. Birden kaldırımın kenarındaki su birikintisinin içinde bir kağıt parçası dikkatini çekti. Yavaşça eğilip aldı. Suyun içinde durmaktan iyice yumuşamış bir Milli Piyango biletiydi bu! Eliyle silkeleyerek suyunu süzdürmeye çalıştı; kalan suyu da ceketine sürterek temizledi. Birisi cebinden düşürmüş olmalıydı. Rakamları dudakları kımıldayarak içinden okudu.

İnsanlar çevresinden geçerken o derenin içindeki bir taş gibi öylece duruyordu elinde sımsıkı tuttuğu biletiyle. “Ulan ister misin büyük ikramiye bu bilete çıksın? Off be! İlk iş kendime bi soba alırım; bi de yaylı kocaman bir yatak!”. Kara yüzü,  kocaman bir gülümsemeyle aydınlandı. Bileti özenle katlayıp ceketini iç cebine yerleştirdi. Artık yiyecek bir şeyler bulması gerekiyordu.  Elleri cebinde ıslık çalarak tekrar hızlı adımlarla yürümeye başladı: “Hatta bi de lokanta açarım; gelsin çorbalar , gitsin kurular!” . Renkli ışıklarla süslü kalabalık caddede  gözden kayboldu…

 
Hayallerimizin gerçek olduğu yeni bir yıl diliyorum hepimiz için…
Fotoğraf: www.deviantart.com

7 yorum:

  1. Hayallerimiz olmasa biz nasıl yaşardık?BR/Yeni yıl güzellikler getirsin hepimize Yeşom.BR/Sevgilerim kocamaaan sana.

    YanıtlaSil
  2. hayallerin gerçeğe dönüşeceği bir yıl güzel olur, büyük ikramiye bana çıkacak ama:))BR/BR/herşeyin gönlünce olduğu yüzünden gülümsemenin eksik olmadığı bir yıl geçirmeni dilerim. Mutlu yıllar..

    YanıtlaSil
  3. Yeşim Özdemir31 Aralık 2008 03:34

    - Özlem: Hayallerimiz bizim yarını daha bir tutkuyla beklememize sebep oluyor sanırım. İyi bir yıl olsun hepimiz için. Tüm ailene sevgiler ve selamlar. Öptüm seni...BR/BR/- Nily: Birilerinin hayal ettiklerinin bazılarımızın alışıldıkları arasında olduğu bir yaşam sürüyoruz aslında. Zenginliklerimizin farkında olarak biraz daha zengin olmanın hiç bir sakıncası yok bence de... Milli Piyango konusunda eminim benden daha şanslısındır; çünkü sadece bir tane biletim var:)))BR/İyi bir yıl olsun hepimiz için. Sana da mutlu yıllar...

    YanıtlaSil
  4. Satirlarini okuyunca bir adami animsadim. Bazen yarim biraktigi icecekleri yolda cop kutusuna direk atmaktansacop kutusunun kenarcigina koyar...evsizler ve copleri karistiran insanlar icebilsin diye...BR/BR/Mutlu Yillar.

    YanıtlaSil
  5. Yeşim Özdemir2 Ocak 2009 08:14

    Keşke çöplere bir sürü yiyeceği atarken aklımıza gelse o yiyeceğe muhtaç olanlar. Sıcak evlerimizde korunaklı bir yaşam sürmenin ne kadar önemli olduğunu keşke hepimiz farkedebilsek. Sana da tekrar mutlu yıllar...

    YanıtlaSil
  6. hayallerim aşkım ve sen :))BR/BR/not: ben kabus değilim (bülent'e)

    YanıtlaSil
  7. Yeşim Özdemir2 Ocak 2009 14:49

    -Beenmaya: Hıhhh keşke bütün kabuslar senin gibi olsa:) Herkesin göresi gelir vallahi:))

    YanıtlaSil